Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) kovid plandemi sürecindeki açıklama, karar ve uygulamaları ile amacından uzaklaştığı ve uluslararası kuruluş olma özelliğini kötüye kullanarak amacını yok eder hale geldiği, adeta insanlığa karşı soykırım planlarının aracı olduğu görülmektedir.

DSÖ'nün domuz gribi ve kuş gribi sürecindeki karar ve uygulamaları ile geçmiş sicilinin karanlık olduğu görülmüştür.

Kovid sürecinden sonraki uzayan kovid, varyant, mutasyon, yeni tip virüs vb açıklamaları ile küresel işgalin büyük sıfırlama planlarının uygulaycısı olduğu anlaşılmaktadır.

2024 mayıs ayı DSÖ genel kurulunda plandemi sözleşmesi ve Uluslararası Sağlık Tüzüğü (UST) değişiklikleriyle, sağlık adı altında tüm ülkelerin egemenlik yetki devri ile DSÖ'ye dünya sağlık bakanlığı gibi bir statü verilmeye çalışılmaktadır.

Böylece ülkelerin kendi iç hukuku yerine DSÖ, bulaşıcı salgın var iddiasıyla zorunlu maske, hes kodu, karantina, pcr testi ve aşı dayatması, sokak yasakları, işyeri kapatmaları ile eğitim, seyahat ve çalışma hakkı gibi yasak ve baskılar ile kişilerin vücut bütünlüğüne, yaşama hakkına, kişi hak ve özgürlüklerine müdahale yetkileriyle adeta dünya diktatörlüğü niteliğinde bir konuma getirilmiş olacaktır.

Kovid sürecinde ve geçmişinde şüpheler bulunan, seçilmemiş halkının tanımadığı bürokratlardan oluşan ve halkına karşı sorumluluğu bulunmayan, özel şirketlerin mali destekleriyle çalışma yürüten DSÖ’ne, milletin egemenlik yetkisi devredilemez, hak ve özgürlüklere diktatörce müdahale yetkisi verilemez.

Ayrıca uluslararası sözleşmelerin kanunlardan üstün tutulması ve anayasaya aykırılığın ileri sürülememesi nedeniyle DSÖ karar ve uygulamalarının, TC Mahkemelerinin yargı yetkisi dışında tutulması VAHAMET olup kabul edilemez.

Başkan Trump döneminde ABD'nin DSÖ üyeliğinden ayrıldığı, Rusya ve bazı ülkelerin DSÖ'den ayrılmasının tartışıldığı bugünlerde Türkiye'nin de DSÖ'den ayrılma zamanı gelmiştir.

Cumhurbaşkanı sn Recep Tayyip Erdoğan'a
sunulacak dilekçe metni
 pdf  / word  / jpg

sn. Cumhurbaşkanımıza ülkemizin DSÖ'den ayrılması, bürolarının kapatılması, temsilcilerinin ülke dışına çıkarılması ile 2024 mayıs ayı DSÖ genel kurulunda plandemi sözleşmesi ve UST değişikliklerine itiraz ederek red beyanında bulunulması dileğimiz 12.06.2023 tarihinde arz edilmiştir. Bu konudaki sözlü açıklamamız için   basınız.

Bu nedenlerle DSÖ anasözleşmesini uygun bulan 09.06.1947 tarihli 5062 sayılı kanun ve irtibat bürosu açılmasına ilişkin 30.06.2000 tarihli 4591 sayılı kanun ile İstanbul ofisine ilişkin 07.04.2020 tarihli 7235 sayılı kanunların yürürlükten kaldırılması talepli dilekçemiz 17.07.2023 tarihinde TBMM Başkanlığına sunulmuştur.Bu konudaki sözlü açıklamamız için   basınız.

#ExitTheWHO    #TürkiyeDSÖdenAyrilsin    #TürkiyeDSÖdencik